Kuvvet Yurdakul'un kişisel web sitesidir
İmdat Hababam Sınıfı!
Bir Hababam Sınıfı kalmıştı, onu da ele geçirdiler. Her şeyin bir bedeli var! Verirsin parasını, alırsın Hababam Sınıfı’nı. İstersen Hababam Sınıfı’nı ıssız bir adaya düşürür oradaki yerli kadınlarla pornosonu bile çekersin. Yeterli miktarda paraya sahipsen sorun değil. Kimse karışamaz, her şey yasalar çerçevesinde! Gücün yetiyorsa Sefiller’i alıp sayısal loto zengini yapabilir, Karamazof Kardeşler’in dönüşünü çekip Smerdyakov’u Mafya Babası haline getirebilirsin. Parasıyla değil mi? Çalıkuşu Feride niçin romanın devamında zengin bir aileye gelin olup kocasını zehirlemiyor? Alırsın haklarını zehirler bu kadar basit. Gücün yeterse Casablanca’nın devamını Batıkent’te çekersin. Para sende telif sende el ne karışır!
Rıfat Ilgaz’a saygı bir sahnede duvarda asılı resmini gösterip eserinin üstünde tepinmek midir? Madem niyetleri kötü askerlik, kötü korku filmleri çekmektir Hababam Sınıfı’ndan ne istemektedirler? Yapacakları filmin Hababam Sınıfı’yla alakası olmayacaksa niçin adı Hababam Sınıfı’dır? Dünyaya gişe penceresinden bakan zihniyet bir ansiklopediyi açıp da Rıfat Ilgaz’ın hayatını okuyamamakta mıdır? Ömrü cezaevlerinde, sürgünlerde, mücadele içinde geçmiş, değerlerinden asla ödün vermemiş bir büyük yazarın eseri bu hale kaç liraya getirilebilmektedir? Hababam Sınıfı’nı sevenler aralarında para toplasalar “Hababam Sınıfı Anasının Örekesinde” çekilmeden bu kıyıma son verebilirler mi?
Cebinde milyon doların olması hayallerin olması anlamına gelmiyor. Aksine yeryüzünde bulunma nedeni para kazanmaktan ibaret olunca önce hayaller yitiriliyor. Vahşileşiyorlar. Kendi özgün projelerini oluşturamamış olmanın verdiği saldırganlıkla aranmaya başlıyorlar. Daha önce yapılmış ve sevilmiş ne varsa tanınmaz hale getirmeyi yaratıcılık sanıyorlar.
Hababam Sınıfı deyince aklımıza gelen, o iç ısıtan huzur ve güven duygusunu 3,5 attırmaya ne hakları var? Neyi sevsek paralamak mecburiyetindeler mi? Amaçları nedir? Ne kadar para istiyorlar? Bilet alanları sayıyorlar da, gişenin önünden geçenlerin içlerindeki sızıyı hesaplayabiliyorlar mı?
Adile Naşit yaşasaydı bütün bu kötülükler yine gelir miydi başımıza?